İçeriğe atla
Retinol ve Bakuchiol’un Muhteşem Uyumu Leke, Kırışıklık ve Akneleri Hedef Alıyor

Retinol ve Bakuchiol’un Muhteşem Uyumu Leke, Kırışıklık ve Akneleri Hedef Alıyor

Retinol, Retinoid olarak bilinen A vitamin grubuna ait çok yönlü bir aktif bileşendir. Bu cümleyi biraz açmakta fayda var. Öncelikle Retinol’ün çok yönlü olması, ciltte birden fazla etki gösterdiği anlamına gelir.

Retinol, aknelerin iyileşme sürecini hızlandırır, hiperpigmentasyona iyi gelir, kırışıklıkları azaltır, pürüzlü cilt dokusunu iyileştirir, cildin daha dolgun olmasını sağlayarak gözenek görünümünü normalleştirir. Yani ister yukarıda saydığımız cilt durumlarından sadece birine sahip olun ya da aynı anda birden fazlasına (bir çok kişi tek bir sorun ile değil; birbiri ile bağlantılı bir kaç sorundan muzdariptir; mesela hem akneler, hem de akne lekeleri gibi),

Retinol cilt bakımında tercihiniz olmaya aday en güçlü içeriklerden biridir. Cümlenin şimdi diğer kısmına odaklanalım, yani Retinol’ün ‘aktif’ içerik olmasına. Cilt bakımında aktif içerikler moleküler boyutta hücresel değişime sebebiyet verecek güçte olan içeriklerdir. Klinik çalışmalarla etkisi gösterilmiş Retinol, hücre yenilenme sürecini hızlandırır ve cildin olduğundan daha fazla kolajen üretmesini sağlar. Bu anlamda cilt yenilenmesinde ‘aktif’ rol üstlenir.

Bakuchiol Retinol

Dolayısıyla çok yönlü bir aktif olan Retinol’ü cilt bakım rutininize dahil etmeniz, cilt bakımı adına kendinize yapabileceğiniz en büyük yatırımlardan biridir.

Ne zaman Retinol kullanmaya başlamalısınız?

Bu sorunun cevabı aslında Retinol’ü ne için kullanacağınıza bağlı olarak değişir. Bahsetmiştik; Retinol çok yönlü etkilere sahip olduğu için, onu ne için kullanmak istediğiniz ne zaman başlamanız gerektiğini de etkiler.

Akne

Aknelerden şikayetçiyseniz 20’li yaşlardan başlayarak kullanabilirsiniz. Retinol hücre yenilenmesini hızlandırdığı için, bir süre purging denilen ciltte kusmaya yani daha fazla akne çıkmasına geçici olarak sebebiyet verebilir. Deri altı temizlendikten sonra bu durum geçecektir.

Gözenekler

Genetik olarak geniş gözeneklere sahipseniz (muhtemelen karma ya da yağlı cilt tipine sahipsiniz demektir) yine 20’li yaşlardan itibaren kullanımına başlayabilirsiniz.

Retinol ve Bakuchiol

Leke

Leke farklı nedenlerden dolayı ortaya çıkabilir; enflamasyon sonrası ortaya çıkan lekelenme (akne lekeleri gibi), melasma ve güneşin sebebiyet verdiği lekeler. 20’li yaşlardan sonra lekeleri ilk fark ettiğiniz andan itibaren kullanmaya başlamanız en önemli noktadır. Leke bakımı geciktikçe, eğer yeterli güneş koruması da yoksa, leke koyulaşacak ve derinleşecektir, bu da leke bakımından istediğiniz etkiyi alamamanıza sebebiyet verebilir.

Bunu önlemek için rutini lekeyi fark ettiğiniz andan itibaren güncellemek faydalı olacaktır. Eski lekeler için şimdi endişelenmeye başladıysanız, eski lekeler için de Retinol’ü kullanabilirsiniz. Etki gösterme hızı yeni lekelerde daha fazla olacaktır.

Kırışıklıklar

30’lu yaşlardan itibaren kolajen üretiminin kademeli olarak yavaşlamasıyla birlikte anti-aging bakım olarak rutine dahil edilebilir. Menopoz döneminde kolajen üretiminde kademeli değil, keskin bir düşüş yaşandığı için bu dönemde de yine Retinol kullanmaya devam etmek önemlidir. Ayrıca bu dönemde cilt her zamankinden daha kuru olacağı için, hassasiyet konusunda daha duyarlı davranmak gerekir.

Kimler Retinol kullanmamalı?

Eğer hamileyseniz ya da bebeğinizi emziriyorsanız Retinol kullanımına şu an için uygun değilsiniz demektir. Ayrıca gül hastalığı ya da egzamanız varsa, cilt hassasiyetiniz çok yüksekse ya da cildiniz hasar görmüşse (güneş yanığı, açık yara oluşumu ya da soyucu cilt bakım uygulaması yaptırdıysanız) dermatoloğunuzla birlikte Retinol kullanımıza karar vermenizi tavsiye ederiz.

20 yaş altındakilerin Retinol kullanımı konusunda dermatologlarına danışmalarını tavsiye ederiz.

Retinol’ü cilt bakım rutinine nasıl dahil edeceğiz?

  • Düşük dozda Retinol ürününü sadece akşamları olmak üzere haftada bir kez temiz ve kuru cilde, mercimek tanesi büyüklüğünde, göz çevresine gelmeyecek şekilde, uygulayın. Ardından cilt bariyeri odaklı bir nemlendirici ile cildinizi nemlendirin.
  • Cildiniz hassas ise retinol uygulamadan önce ince bir tabaka halinde nemlendirici, ardından retinol uygulayabilirsiniz. Son adım olarak yine bariyer odaklı bir nemlendirici ile cilt bakımınızı sonlandırabilirsiniz.
  • Cildinizin tolerasyonuna göre Retinol kullanma sıklığınınızı yavaş yavaş arttırın.
  • Retinol kullanacağınız akşam cildinize C vitamini, AHA ve BHA içeren ürünler uygulamayın. Bu cildinizin hassaslaşmasına neden olacak ve Retinol’ün cildi tahriş etmesine sebebiyet verecektir.
  • Ertesi gün ve devamındaki her sabah en az 30 SPF ve UVA korumalı bir güneş koruyucu kullanmaya özen gösterin.

Retinol bu şekilde dikkatlice rutine dahil edildiğinde ve cildin tolerasyonu gözetilerek rutine devam edildiğinde yan etkileri olan aşırı kuruluk, kızarıklık, pul pul dökümle gibi durumunların yaşanma ihtimali çok azdır.

Yine de böyle etkiler gözlemlerseniz rutininizdeki diğer aktiflere (örneğin Retinol kullanılan günün dışındaki diğer günlerde kullandığınız C vitamini, AHA ve BHA gibi ürünlere) bir süre ara verin, cilt tolerasyonu sağlanana kadar kullanım sıklığını arttırmayın ve cildinizi kurutan yıkama jellerinden sakının.

Retinol ve Bakuchiol

Sabırsızlanıyorum, Retinol’ün etkilerini ilk ne zaman görmeye başlarım?

Retinol’ün cildinizdeki olumlu etkilerini ufak ufak ilk aydan itibaren gözlemlemeye başlayabilirsiniz. Bu etkiler; cildin daha aydınlık ve pürüzsüz olması gibi kişiyi Retinol kullanmaya devam etmede motive edici olur.

Akne, lekeler ve kırışıklıklar üzerindeki etkisi ise genelde 6 aydan sonra ortaya çıkmaya başlar. Etkilerin hızı ve kişiyi tatmin etmesi her kişinin cilt yapısına göre değişiklik gösterir.

Popüler soru: peki ya Retinol’ü Niasinamid ile birlikte kullanabilir miyiz?

En sık karşılaştığımız sorulardan biri, cilt bakımının gözdesi Niasinamid ve Retinol’ün aynı anda kullanıp kullanılamayacağı sorusu. Niasinamid de, tıpkı Retinol gibi çok yönlü bir aktiftir; cildi nemlendirir, cilt bariyerini onarır, lekeler üzerinde etki eder ve gözenek görünümünü normalleştirir.

Peki bu iki çok yönlü aktif birlikte kullanılabilir mi? Ezbere cevapları sevmiyoruz çünkü detayları kaçırmak cilt bakımından istediğimiz verimi alamamamıza sebebiyet verebilir.

Bu soruyu detaylıca şöyle cevaplamak isteriz: piyasadaki bazı Niasinamid ürünleri lekeler üzerinde etkilidir. Bu ürünler Niasinamid yanında bazı soyucu ajanlar içerebildiği için Retinol ile birlikte kullanılırsa cildi tahriş eder. Bazı ürünler ise Niasinamid’ bariyer odaklı kullanarak, cildin savunma mekanizmasını güçlendirmeye ve yoğun nem vermeye odaklanır.

Bu tür cilt bariyeri odaklı Niasinamid ürünleri genelde Retinol ile birlikte kullanılabilir.

Retinol ürününün içerisinde Niasinamid varsa peki?

O halde cevabımız kesinlikle evet! Formül içerisinde Retinol ve Niasinamid beraber yer alabilir ve cilt üzerinde birlikte, etkili bir şekilde çalışırlar. Formül iki aktifi cildin tolere edebileceği şekilde özel olarak hazırlanmıştır. Bu tarz ürünlerde aktifler hem birbirleriyle beraber hem de birbirlerini destekleyici olarak çalışırlar.

Örneğin formüldeki Retinol ve Niasinamid lekeler üzerinde aynı anda etki ederken, Niasinamid Retinol’ün cilt bariyerini hassaslaştırma etkisini aşağı çekerek destekleyici olarak da çalışabilir.

Doğanın sunduğu muhteşem Retinol alternatifi: Bakuchiol

Psoralea corylifolia diğer ismiyle Babchi bitkisinin tohumlarından elde edilen bir bileşen olan Bakuchiol, ciltte yaratığı faydalı etkilerin Retinol’e çok benzemesiyle birlikte, Retinol’ün doğal alternatifi olarak adlandırılıyor. Dünya’da Çin ve Hindistan gibi çeşitli ülkelerinin geleneksel sağlık sistemlerine dayalı cilt bakım uygulamaları son zamanlarda oldukça ilgi görmeye başladı. Bunun en büyük sebeplerinden biri bu yöntemlerin yüz yılı aşkın süredir uygulanması ve etkinliklerini yıllardır koruması.

Bakuchiol da bunlardan biri; bu özel ekstrat Ayurveda olarak nitelendirilen geleneksel Hint tıbbında şifalı etkileri sebebiyle sıkça kullanılan bir içerik. Cilt bakımında Bakuchiol, kolajen ve elastin sentezi arttırarak kırışıklıklar üzerinde etki etmeye, lekeleri baskılamaya yardımcı olurken aynı zamanda yüksek antioksidan kapasitesi ile çevresel hasarı bloke ediyor.

Öte yandan anti-enflamatuvar olması nedeni ile cildi yatıştırmaya yardımcı oluyor. İşte bu noktada Retinol’den ayrışıyor; Retinol cilt alışana kadar cildi hassaslaştırma eğilimindeyken, Bakuchiol kızarıklık gibi gözle görülen cilt hassasiyetinin yatışmasına yardımcı oluyor.

Dolayısı ile hassas ciltlerin rahatlıkla kullanabileceği bir Retinol alternatifi. Diğer aktiflerle cilt bakım rutininde rahatça kombinlenebiliyor, böylece kullanım alanı oldukça geniş.

Öte yandan aktif içeriklerle birlikte formülde eş zamanlı olarak çalışabiliyor, formülün etkisini arttırabiliyor. Bu açıdan Retinol ile birlikte aynı formülde yer alıp, Retinol ile birlikte kusursuz çalışırken, cildin enflamasyonunu azaltmayı da destekliyor.

Hem Retinol’ün, hem de Bakuchiol’un cilt üzerindeki bahsettiğimiz tüm bu muhteşem etkilerini elde edebileceğiniz etkili bir serum önerisi arayanlar için tercihimiz Derma Peptide Retinol Serum.

Derma Peptide Retinol serum bir ya da birden fazla cilt sorununu eş zamanlı hedef alan, geniş aktif içerik yelpazesine sahip bir ürün.

Retinol ve Bakuchiol

Kimler kullanabilir?

Kırışıklıklar gibi foto-yaşlanma belirtilerine sahipseniz, ya da leke ve akne sorunlarından şikayetçiyseniz rutininize dahil edebileceğiniz en önemli oyunculardan biri bu serum.

Retinol ve Bakuchiol’ün tüm etkilerini formülde Niasinamid ve peptitler gibi etkili aktiflerle  birleştirmesinin yanı sıra cildin hassasiyetini ve bariyer sağlığını gözeterek Centella Asiatica özü (meşhur cica), yeşil çay, papatya özü gibi doğal güçlü ekstratlar içeriyor. Bu sayede tekli ya da çoklu cilt sorununuza yönelik etkili bir bakım sunuyor.

Karma ciltler dahil tüm cilt tipleri için uygun ve sorunsuz çalışan Derma Peptide Retinol serum cilde alıştırarak başlanmalı. Temiz ve kuru cilde, mercimek tanesi büyüklüğünde akşamları uygulanmalı, ardından nemlendirici sürülmeli ve gündüz mutlaka en az 30 SPF içeren ve geniş spektrumlu koruma sağlayan güneş koruyucu ile devam edilmeli.

Hamile ve emzirenlerin kullanılması önerilmez. Cildinizde egzema, gül hastalığı ya da yoğun hassasiyet varsa dermatoluğunuza danışmanızı tavsiye ederiz.

Derma Peptide Retinol serumu etkili kılan mekanizmaya yakından bakış:

Detaylı olarak formüle baktığımızda Retinol, Bakuchiol, Niasinamid ve meyan kökü özü cilt lekelerini azaltmada ve yeni oluşacak lekeleri baskılamada önemli bir rol üstlenirken, Retinol, Bakuchiol, Palmitoyl Oligopeptide, Palmitoyl Pentapeptide-4, Copper Tripeptide-1 ve Acetyl Hexapeptide-8’in harika kombinasyonu aynı zamanda kırışıklıklara etki ediyor, Niasinamid ve Retinol kombinasyonu da akneleri hedef alıyor.

Öte yandan cildin aktiflere tolerasyonunu kolaylaştırmak için Cica, yeşil çay ve papatya özleri çalışıyor. Cildin hem nem çekme hem de nem tutma kapasitesini arttırmak ayrıca bariyer fonksiyonlarını güçlendirmek için Hyaluronik Asit, Ceramide NP gibi bileşenler içeriyor.

Böylece özenli bakım isteyen, kırışıklık, akne ve leke gibi cilt sorunlarına geniş yelpazeli formülüyle çözüm sunuyor.

Resh Lab'ın en yeni ürünü Derma Peptide Retinol Serumu incelemek için buraya tıklayın.

Hakkımızda

Merhaba!

Sepet 0

Sepetiniz şu anda boş.

Alışverişe Başla